- bunalımlı
- bunalımlı adjdepressiv
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
Sözlük Türkçe-Almanca kompakt. 2015.
bunalımlı — sf. Gerginlik, sıkıntı veren, gerginliği olan O bunalımlı günlerde işi gücü bırakıp varlığını âdeta ona adadı. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
buhranlı — sf. Bunalımlı Durum buhranlı ve çok tehlikeliydi. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
darboğaz — is., ekon. 1) Piyasalarda üretimin, kredilerin, döviz imkânlarının, sürümün, ham madde arzının ve malzeme stoklarının gereksinim düzeyi altına düştüğü sıkıntılı durum 2) mec. Toplumun, çözümlenmesinde güçlüklerle karşılaştığı bunalımlı durum … Çağatay Osmanlı Sözlük
erteletim — is. 1) Resmî geciktirme, moratoryum Taraflar, Kıbrıs üzerindeki askerî uçuşlarda moratoryuma gidilmesini müzakere edecek. 2) ekon. Çok bunalımlı dönemlerde bir ülkede, bölgede, bir bölüm veya tüm borçlardaki ödeme zorunluluğunun geri bırakılması … Çağatay Osmanlı Sözlük